İnsanlar Neden Ağlar ?


İnsanlar ilk kez doğduğunda ağlar çünkü karnımızın doyması ve rahatımızın sağlanması için tek yapabildiğimiz budur. İnsanların çoğu,genel olarak üzüldüğümüz veya acı duyduğumuz zaman ağladığımıza inanır. Oysa bir insan hayatı boyunca yaklaşık olarak 250. 000, 000 kez ağlamaktadır.



İnsanlar Neden Ağlar - Neden Ağlıyoruz?

ağlamak


ASAP Bilim'in açıklaması, işte bu soruya cevap niteliği taşıyor. Aşırı mutsuzluk ve sıkıntı durumlarında gözyaşı, biyolojik olarak rahatlama sağlıyor. Yani vücudumuz, dışarıdan gelen etkiye bu şekilde tepki vererek rahatlamaya çalışıyor. Gözyaşının görüntümüzü bulanık hale çevirip karşı tarafa samimi mesajlar gönderdiği de açıklamada yer alıyor.

Ağlamakla ilgili şu anda üzerinde bilimsel olarak çalışılan bir diğer madde de prolaktin hormonu. Bu hormonun kadınlarda buluğ çağında, âdetlerinde, hamilelikte, emzirirken ve stres altındayken arttığı tespit edilmiştir. Oran olarak da kadın bedeninde erkeklere göre yüzde 60 daha fazla prolaktin bulunuyor. Dr. William Frey’in ortaya koyduğu kurama göre prolaktin, kadınların duygularını etkileyerek, endokrin (salgı) sistemini etkiliyor ve daha fazla ağlama eğilimi yaratıyor.



Neden Gözyaşı Dökeriz İşte bir kaç sebebi daha:


bebek ağlaması
İnsanın çok güldüğü zaman gözlerinden yaş geldiğini görmüşsünüzdür. Bunun nedeni, aşırı ölçüde güldüğümüz zaman kasların gözyaşı bezlerini sıkıştırmasıdır.


Üzüntü ve acıyla ağlamak, bu duyguların kelimelerle ifade sınırlarını aşıp,gözyaşının akmasını sağlayan bir mekanizmaya yönelmesi,bu yoldan ifadesidir. Başka türlü söylemek gerekirse,kendimize rağmen,elimizde olmaksızın meydana gelen bir refleks harekettir. Yeterli sebep varsa, biz istemesek de, o sebep böylece ifade edilecek, dışa vurulacaktır.


Soğan Keserken Gözlerin Yaşarması


Nitekim,üzüntüyle,acı duymakla ilgisiz bir şey de soğan soyarken gözün yaşarmasıdır. Soyulan soğandan gazımsı yapıda zerrecikler yayılır. Rüzgâr da yürürken veya bir soğanı dilimlerken gözdeki sinirler, istemsiz hareketleri denetleyen beyin köküne sinyal gönderiyor. Beyin kökü, göz kapaklarındaki salgı bezlerine giden hormonların salgılanmasını sağlıyor. Böylece gözyaşı üretiliyor. Bunlar “refleks gözyaşları”dır.Refleks gözyaşları gazımsı zerrecikler gözümüze ulaştığında,bizi onların tedirgin edici etkisinden korur. Dökülen gözyaşı, tedirgin edici zerrecikleri "yıkayıp" götürür. Yoğun duman karşısında da aynı şey olur.Otomatikman "ağlar",böylelikle gözlerimizi dumandan korumuş ve temizlemiş oluruz.



ağlamakAğlamanın Faydaları - Ağlamanın Yararları


“Crying: The Natural and Cultural History of Tears” kitabının yazarı Tom Lutz da ağlamanın iyi yönleri olduğunu vurguluyor: 
Ağlamak bizi içimizdeki endişelerden uzaklaştırır. 
Ağladıktan sonra ferahlar, içimizdeki kargaşayı akışına bırakır ve dikkatimizi zihinden uzaklaştırıp fiziksel olana odaklarız. Hatta genel olarak da bir süre sonra konudan iyice uzaklaşıp, akmakta olan burnumuzu silmek için bir mendil bulma işine girişiriz. Bu anlamda gözyaşları, iyileşme sürecinin bir parçası olur.”

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.